



Öte Alem'e yeni intikal etmiş olan her varlık kısa ya da uzun bir adaptasyon bozukluğu dönemi geçirir. Bu adaptasyon dönemi tam anlamıyla bir teşevvüş yani bocalama ve şaşkınlık halinin yaşandığı bir süreçtir. Çünkü yeni geçilen bu alemin özelliklerine uyum sağlayabilmek, ilk başta pek kolay olamamaktadır.
Dünya maddesiyle kıyaslandığında son derece süptil (yüksek titreşimli) maddelerden oluşan bir mekan olan Spatyom'un ilk merhalelerine uyum sağlayabilmek için her varlığın belli bir süreye ihtiyacı olmaktadır.
Mısır'ın Ölüler Kitabı'nda Spatyom'un farklı bir maddesel yapıya sahip olduğu "suyu yok, havası yok, derinliği kavranılamaz" sözleriyle dile getirildiğini görmekteyiz. Bu mekânın özellikle ilk aşamalarında bir adaptasyon sorunu yaşandığı da "orada insanlar aciz bir şekilde dolaşırlar" cümlesiyle özetlenmiştir.
"Su ve hava yerine Ruh-ruhlar'ın halinin verilmesinin istenmesi" bu acizlikten kurtulma isteğini dilegetirmektedir. Yine aynı şekilde "kek ve bira yerine gönül rahatlığı verilme" isteği de Öte Alem'e intibak etme çabalarnıı dile getirmektedir. Metnin sonundaki bu cümleler, Öte Alem'deki ihtiyaçlarını dünyadaki ihtiyaçlardan son derece farklı olduğunu da anlatmaktadır.
Metnin devamında bu ilk bocalama devresi atlatıldıktan sonra, bir aydınlanmanın gerçekleşeceği şu sözlerle açıklanmıştır:

Çok etkileyici gerçekten!!!
YanıtlaSil